İyi Partinin seçim beyannamesi, CHP beyannamesinden ders alarak hazırlanmış. Sivri
konulardan kaçıyor gibi yapmışlar. Ortaya silikon yusyuvarlak nereye çeksen
oraya uzayan vaatler yığını çıkmış. Millet yozukmasın diye, Soros dili
kullanılmış. Bu niye böyle dendiğinde “yanlış anlamışsın” demek için.
“Parlamenter
sistemi geri getireceğiz. Parlamenter sistemi geri getireceğiz.. Parlamenter
sistemi geri getireceğiz” şeklinde kırk kere söylenirse olur tarzı söylem
geliştirilmiş. Hemen her konunun arasına serpiştirilmiş.
“Doğu ve
Güneydoğu bölgelerimizi ekonomik ve sosyal yönden kalkındıracağız,
vatandaşımızın refah düzeyini yükselteceğiz” denmiş. Geri kalan beş bölgenin
başı kel mi? Bölgesel farklılık mı var aziz vatanda diye soralım.
***
YEREL
YÖNETİMLERE ÖZERKLİK
“Yerinden
yönetim kuruluşlarının merkeze olan bağımlılığını azaltacağız”ı denmiş ki,
anlamı yerel yönetimlere özerklik demektir. CHP’nin başına geleni görüp örtülü
söylemişler. Lafı evirmişler çevirmişler. Yerinden yönetim nedir? “Özerk
birimlerin kendi kendini yönetme usulü.”
HDP
olmadan bir baltaya sap olamayacaklarını düşünüyorlar. Fakat sanılmasın ki
bunların oy oranı yüksek olsa, HDP’ye göz kırpmayacaklar. Bırakın göz kırpmayı,
PKK’nın yanağından öpecekler her şekilde. Var oluş sebepleri o zaten. BOP’un
yeni evresine talipler. “Kürt özerkliğinin sınırını programında çizen” İP
neticede.
ABD
biliyor ki, Türkiye kendi milli menfaatini korudukça bölgede Kürt Devleti
kurulamaz. O bakımdan, İP-CHP ve SP’nin “Kürt özerkliğine” selektör yapması,
OHAL’e karşı çıkışlarının altında bu yatıyor.
CHP’de,
İP’de “Yurtta Sulh, Cihanda sulh”dan vaz geçmiyor. Ne kadar Atatürkçüler değil
mi?
“…cağız…
ceğiz..cağız…ceğiz”dan geçilmeyen vaatlerle dolu satırlar.
Terörle
mücadeleyi “dengeli ve orantılı” yürüteceklermiş bu arada. Nasıl yani?
Hali
hazırda var olan kurumları tekrar kuracaklarmış. O kurumların var olduğunu sanırım
bilmiyorlar.
***
TRT’yi
satıp, şeker fabrikalarını geri alacaklarmış. Radyonun 1927’de İstanbul’da
yayına girmesini sağlayan Atatürk’tür. 1964’de adı TRT olmuştur. TRT’ye niye
üvey evlat muamelesi yapılıyor? “İstanbul Radyosu’nun ilk naklen yayını 3 Şubat
1932'de Atatürk’ün isteği ile Ayasofya Camii’nden Kadir Gecesi okunan ezan ile
başlamış ve Mevlitle devam etmiştir.”
Koyun
ağılının yanına diken dikip, dikene takılan yünleri ekonomiye
kazandıracaklarmış. Turizmde Türkiye’yi dünyanın 5. Turizm merkezi
yapacaklarmış. Nasıl? Potansiyelleri harekete geçirerek. Hangi potansiyelleri? “Potansiyelleri
işte..”
Meselâ
inanç turizmi.. Vatikan;” Meryem Ana Bülbül dağında yaşadı, bizim papaz rüyasında
gördü” deyip oraları sahiplenmişti, bunlarda benzeri uygulamaya girecek her
halde.
Stratejik
madenler için özel düzenlemeler yapacaklarmış. Mesela?
Uzun
lâfın kısası; Ütopyada kulaç atıyorlar. Gerçek ve akıllarındaki tek şey “özeklik.”
***
NOTLAR
BTP
seçime katılmama kararı aldı. 2015’de aldığı oy miktarı 90.322. Yenimesaj’da
çıkan habere göre CHP ve BTP derin görüşmeler yapmış. Vekilliklere kadar. Sonra
CHP istememiş. CHP, Haydar Baş’a yer vermeyince ip kopmuş. Çok ilkeli imişler
doğrusu.
Fatih
Erbakan “SP’ye verilen oylar CHP’ye gidecek. Hiç vermeyin boşa gitsin” dedi.
Sözcü’nün
patronu Burak Akbay yurt dışından idare ediyor gazetesini. Hakkında yakalama
kararı var, göğsünü gere gere teslim olmuyor. Hakkındaki suçlama ise "Silahlı
terör örgütünü yönetme" ve "Silahlı terör örgütü propagandası
yapmak" suçlarından 16,5 yıldan 30 yıla kadar hapis istemi.
“Pervin
Buldan: PKK ile herhangi bir bağlantımız yok. Bir dönem çözüm için gidip
görüşmüş biriyim.” Boşuna günahını almışız valla.
Yusuf
Halaçoğlu “bana Kayseri’den 1. Sırayı verdiler, kabul etmedim” diyor. Sebebi de
“aile”siymiş!!!??? Düştüğü yerden kalkmayı beceremedi daha.