16 Mayıs 2018 Çarşamba

“Akıllı Af” Şart


Neval Kavcar
MHP liderinin söylemiyle gündeme giren af, olmazsa olmaz artık.
PKK ve FETÖ’cüler için istenen aftan, toplum rahatsızdı. Ayrıca, adi suçlu dediğimiz mahkum ve yakınlarının da talepleri vardı. Vatan hainlerine af isteme hainliğini yapanlara karşı, kendilerini dışlanmış hissedenler için devletin şefkatli sesi oldu Devlet Bahçeli.

Vatana ihanet suçu işlemiş PKK-FETÖ terör örgütleri hariç “akıllı af” pekâlâ olabilir. Akıllı derken, çıkarılacak afla hem yaraların sarılması hem de dışarıdaki insanlara “nasılsa af oluyor” hissine kapılmaması için cezaların arttırılması, tekrar işlenmesi halinde de affedildikleri sürenin katlanarak infazı düşünülebilir.
***

“VATANA İHANET” YASALARIMIZA GİRMELİ

Şu an yasalarımızdaki “vatan ihanet” ile ilgili suçun karşılığı yok. “Vatan hainliği” kavramının içi doldurularak, yasallaşmalı. Hangi eylemler buna girer bilinmeli. PKK, FETÖ başta olmak üzere devletin bekâsını hedef alanlar, onlara yardım-yataklık edenler “vatana ihanet”ten yargılanmalı. Terör örgütünün hedefi vatan olduğuna göre cezası da oradan kesilmeli.

Muharrem İnce, Meral Akşener ve Temel Karamollaoğlu’nun, PKK partisi adayının “serbest bırakılma” çağrılarına PES!!! Diyorum.
“Demirtaş’a af çağrısı” onlara itibar kaybı olarak dönecektir.

***

“PKK-FETÖ’YE AF YOK” DENİLİNCE NASIL DA BAĞIRIŞTILAR

Anneler gününde HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a, annesiyle ilgili gazete verilmemiş. Nasıl da acındırıyorlar? Aynı dakikalarda şehit evlatlarının mezarı başında Kuran okuyan, hayatları zindana dönmüş, göz pınarları kurumuş anneler ne olacak?

PKK partisinin adayı serbestçe adaylık süreci geçirmeliymiş, affedilmeliymiş. HDP’nin binlerce şehidimize rağmen halen siyasi hayatını sürdürüyor olması akla ziyanken, bir de Selahattin efendi salınacakmış. Devletle cebelleşmek için içerdeki birinin aday gösterilmesi, YSK’nın da bunu kabul etmesi zaten başlı başına facia.
***

MHP LİDERİYLE LAF DALAŞINA GİREN HADSİZLER

Meydanlarda, gazete köşelerinde, kurdukları internet sitelerinde “vatansever insanların altını oymaya” devam ediyorlar. Yedi düvelin siyasete soktuğu proje adların önündeki taşları kaldırmaya uğraşıyorlar.

Bakın HDP’nin adayı ne twit atmış. “Milyonlarca oy alıp parti lideri olacağıma azılı katil, psikopat bir mafya lideri olsaymışım daha iyiymiş!”

Türkiye Cumhuriyetini yıkıp üzerinde başka bir devlet kurmaya azmetmiş bu kudurmuşlar nasıl böyle cüretkâr? Demirtaş için af isteyenler, lise öğrencisi Yasin Börü nasıl vahşice katledildi, HDP-PKK karışımına “sokakları karıştırın” emrini veren kim onu öğrensinler önce. Şerefsizliğe tavan yaptırmanın âlemi yok.

Suçu ve suçluyu övme cezasını, işleyenler de unutmasınlar ki, evlatlarını kanlı kefenleri ile mezara koyan gözü yaşlı anneler onlara kıyamete kadar lanet edecek. Huzur yüzü görmeyecekler.
***

ÜLKÜCÜLER, MELİH ALTINOK, NUH ALBAYRAK GİBİLERDEN ŞİKÂYETÇİ

PKK ve FETÖ gibi devletin birliğine kastetmiş vatan hainlerine af istenirken, MHP liderinin çıkışı üzerine Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok gardını almış.

Bahçeli’nin söylediğini neresiyle anlıyor acaba? Sözde yandaş yazar Altınok “Demirtaş'ı ve kendisini kıyasladığı isimleri gözünüzün önüne getirin. Benim aralarında görebildiğim tek fark, Demirtaş'ın dahil olduğu "organize işlerin" diğerlerinden daha kapsamlı ve etkili olması, o kadar.” (1)

Altınok FETÖ’cü Taraf’la, Komünist Birgün arasında mekik dokuduğu için MHP düşmanlığına devam edilecek sanıyor. “Yandaş medya” denilen ve halen 14 Temmuza takılıp kalmış bu gibilerden şikayetçi ülkücüler. “Biz bilmiyor muyuz, 14 Temmuz önceki bazı mevzulara dalmayı? “ diyorlar.

Bahçeli-Erdoğan arasında mesela “af” konusunda ne konuşulacak biliyorlar mı ki “ hadsizce Bahçeli’nin üzerine sıçrıyor Melih Altınok-Nuh Albayrak’giller? Nuh Albayrak, AKP genel başkanı oldu da kimsenin haberi mi olmadı?

Habertürk ve F.Altaylı’yı anlıyoruz. Doğan Medyanın boşluğunu oldurmakla görevli gibiler ama diğerlerine ne oluyor? PKK’lı şerefsizlere af isteyenlerle birlikte hareket edenlere “olmaz” demeyenler ülkücüleri hedef alıyor yine. Demirtaş’a af isteyenlere karşılık,“FETÖ-PKK’ya af yok” dendiğinde, yandaşların onlarla bir zıplaması yanlış oldu velhasıl.

NOT: Alaattin Çakıcı’nın babası ülkücü Ali Çakıcı, 11 Mayıs 1980’de, iş yerinde komünist katillerce şehit edilmiştir. Şehitlerinin oğlu ile muhataplığı, başkalarına mı soracak ülkücüler?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder