Önemli olan Beka, seçim teferruat

                                               
Dışarıdan dolarla ekonomiye, içerden PKK-FETÖ ile el ele millî birliğimize saldırı var. Anlattık anlamıyorlar, izah ettik kelime oyunu yapıyorlar. Kaderimiz neyse onu yaşayacağız, yaşatacağız. 
                                   

                                                              

                                                                     
                                                  *** 
                                            Fetih Suresi 

                                                      
                                                         

CHP-İP; İzmir, Ankara, İstanbul’da darman duman

                                                                        İzmir       

Neval Kavcar

CHP fokur fokur. “Martın sonu bahar değil fırtına olacak.”

Mevzu dağılmadan yazayım ki arada kaynamasın. CHP’nin İzmir adayı Tunç Soyer, Kemal Bey sonrasına CHP liderliğine hazırlanıyor denilmişti. Düşünceye göre hazır lop İzmir’den aday gösterilip, CHP tabanına şirin gösterilecekti. Sonra Türkiye’ye sunulacaktı.

Derken Tunç Soyer’in mason locasının kurucu üyesi olduğu öğrenildi. Masonluk kanunen suç değil ama “bu millet içki içse de domuz eti yemez” gibi bir durum var. Masonluğa bakışları da bir nevi öyle. İzmir ne yapar, cevabı Pazar gecesi öğreneceğiz. Lakin şu saatten sonra CHP genel başkanlığına oynayamaz. Ülkeye yeni lider diye de pompalanamaz.

Ankara adayının durumu, İzmir’den de vahim. Garibim Kayseri pancar üreticisinin boğazına çökmüşler. Adliyede iş takibiyle midir, hakkıyla mıdır ortaya çıkacaktır, 10 milyon doları paylaşmışlar. Sonra birbirlerine düşmüşler.. Senet 2011’de oluşturulmuş, icraya 2014’de verilmiş, dava 2017’da sonuçlanmış, Yargıtay 2018’de cezayı onamış. İftira bu işin neresinde? Kemal beyin danışmanının anlattığına göre durumu CHP lideri biliyormuş. Eee?

24 Haziran 2018’de Cumhur İttifakı, Ankara’da HDP’yi de katın 7,5 puan önde. Şimdi senet işi öğrenilmiş, “parayı öde şikayet etmeyeceğim” yazışması ortaya çıkmışken, çıkacağı belli iken(mahkeme kayıtları) Mansur Yavaş nasıl kazanacak-tı? Kaybetmenin bile şereflisi olur.

CHP-İP’in bir İstanbul adayı normal derken, görüldü ki oda FETÖ’nün Fenerbahçe kulübüne kurduğu şike kumpasında Samanyolu Tv’de “olmuştur” anlamında yorumlar yapmış. FETÖ’ye yakın durmuş. Mersin’de İyi parti tabanını CHP-HDP ortaklığına oy atması için adaylarını YSK’ya geç teslim etme numarasını da unutmayalım aynı ekibin.

Vatandaş şimdi bunlara nasıl güvenecek?

Sürekli kumpas.. kumpas.. kumpas…

                                                                İstanbul

***

Mersin

***

Ankara

Tunç Soyer sadece mason değil, mason locasının kurucu üyesi

CHP'nin İzmir adayı Tunç Soyer'in masonluğunu kanıtlayan belgeyi gördünüz. (25 Mart 2019)

Kılıçdaroğlu oralı değil.. Akşener oralı değil.. Karamollaoğlu oralı değil. 

Tunç Soyer sıradan mason değil. Atatürk'ün vaktiyle "Türkiye dışından emir alan bir oluşum" diye kapattığı Gönye mason locasının günümüz kurucu üyesi. 18 nolu Kurucu üye.

Tunç Soyer mason denileli bir gün geçti. Ne diyecek derken o Twit atmış "Bu akşam 19:00'da Bostanlı İskelesi önündeki Demokrasi  Meydanı'nda, Bahar Şenliğimizde buluşalım." #Aşklaİzmir demiş. (26 mart 2019)

Ne aşkı, körfez lağım kokuyor. Kadife Kaledeki bayrak ağlıyor. Basmane  suskun...Buca karalar bağlamış...Karabağlar sessiz...Hatay iç çekiyor.. Çiğli, Gaziemir, Ödemiş çare arıyor...Umarım o çareyi İzmirli bulur.    

Kaynak: 26 Mart 2019 tarihli Sabah Gazetesi

               https://www.sabah.com.tr/gundem/2019/03/26/chpnin-izmir-adayi-soyer-mason-cikti

CHP'NİN ADAYLARINI KİM AYARLADI?

İzmir adayının hali ortada.

Ankara'nın ki çek-senetçi diye anılıyor.

İstanbul'un ki de Samanyolu Tv yorumcusu çıktı.

????????

*** 

Masonluk konusuna verdiği cevap şu Tunç Soyer'in:

"Seçime beş gün kala başlatılan karalama kampanyaları, şahsıma değil, demokrasiye ve tüm İzmirli seçmenlerin iradesine yapılan bir saldırıdır. İzmir'in değerlerini gömmeye çalışıyorlar, fakat tohum olduğumuzu bilmiyorlar! Tüm halkımızı 31 Mart'ta sandığa gitmeye davet ediyorum."

 "Mason değilim" dememiş "demokrasiye saldırı" demiş.

 Masonluk demokrasinin olmazsa olmazı mıdır?

                 

Beka problemini perdeleyenler

                                  CHP öndeyse CHP'de, başka parti öndeyse....(İyi Parti)

                                                                                ***
                                     Hapistekiler FETÖ'cü Meral Hanım, Mehmetçik değil...

                                                                             
                                                                           ***
                                      "Beka sorunu yok... "- Kemal Kılıçdaroğlu

                                                                         
                                                                               ***
               HDP ile yürümeyi meşrulaştırma:"Cumhurbaşkanını terörist dediği Denizliler..."

                                                                                                 
                                                                           ***

CHP, HDP, Saadet ve İyi Parti'den oluşan İttifak, Kandil'den gelen 340 ismi listelerine aldı. Her fırsatta HDP ile ittifakı reddeden Kılıçdaroğlu, 229 PKK’lı CHP listelerinde.  “

Milliyetçi bir tabana hitap eden Meral Akşener'in liderliğindeki İyi Parti listelerinde 29 PKK'lı isim dikkat çekiyor. Meral Akşener'in parti tabanına bu 29 PKK'lı adayı nasıl açıklayacağı merakla bekleniyor.

31 Mart seçimlerinin propaganda sürecinde "biz hiçbir parti ile ittifak kurmadık, pazarlık yapmadık" diyen Saadet Partisi yöneticilerinin doğru söylemediği ortaya çıktı. PKK terör örgütü ile bağlantılı 82 ismin Saadet Partisi listelerinden aday gösterilmesi gündeme bomba gibi düştü. Şimdi merak edilen soru şu: Saadet Partisi tabanı PKK terör örgütü üyelerine oy vermeyi nasıl hazmedecek? Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bu konuda bir açıklama yapacak mı?

‘Eski ülkücüler-Türkeş ailesi’ meslek dalı oldu

                      Bu ruhu kaybettikten sonra kim olsa fark etmez

                                                                                     

Neval Kavcar

Yedi düvelin çeşitli aparatlarla Türkiye’yi güdümleyip, kendi rotasına soktuğu “iki başlı, hantal Türkiye modeli”, MHP lideri Bahçeli’nin “milli hükümet sistemiyle” sona erdi. Batı nüfuz edemiyor, Ankara problem alarmı aldığında anında müdahale edebiliyor. Zaman kaybı, atalet sona erdi. MHP’nin günahı katlandı anlayacağınız.

Ülkücüler geçmişten günümüze aziz vatan için hem motor güç, hem de yakıt oldu. Hâl böyle olunca sürekli yara aldırılmaya çalışılıyor. O unsurların başında ‘eski ülkücü’ gibi meslek dalı haline gelmiş, ülkücü hassasiyetini, motivasyonunu yitirmiş siyasi Alzheimerlar ve ‘Türkeş ailesi’ geliyor. Bir konuda MHP fikrini belirtiyor, sektörden eski ülkücü çıkıp “tersini” söylüyor. Bunlara rahmetli Başbuğun ailesi de katılıyor.

Uzun süre kırmadan, baş etmeye çalışıldı. Eski arkadaşımızdır, Başbuğun yadigârıdır gibi. Anlamadıkları gibi bir de tepemize çıkıp tepiniyorlar. Bunlara bir dur demek gerekir. Ülkücü değil menfaatçi olmuşlar. Türkeş ailesi de “Türkeş” soyadından geçinmek istiyor. Gerçek bu.

Bir bakıyorsunuz “Doğunun başbuğu Yılma Durak!!” HDP destekli CHP’nin Ankara Büyükşehir adayı” için “Ankara’ya ülkücü başkan seçilecek” diyor. Arkasından Türkeş’in 2. Nesil ailesinden olma Ahmet çıkıp “M.Yavaş baba yadigârı” diyor. ‘AKP’de mi baba yadigarıydı Ahmet?” Hem de ‘açılım’ yapılırken.

Başbuğun ailesi anladık ama MHP’de siyasi bir hareket. Dinamik. Yaşayan manevi siyasi mekanizma. Nefes alıp veren bir canlı. Yakıtı davasına sadık ülkücüler.  

Söğüt gölgesinde oturup, “Türkeş’in DNA’sını taşıdıklarından”,  ‘pozitif ayrımcılık’ istedikleri için, gülünç olmak bir yana babalarının davasını yaralıyorlar. MHP, A.Ş. gibi kurulmuş fabrika değil ki hak iddiasındalar. Saygıyı, sevgiyi kişi davranışlarıyla hak eder.

Açmışlar bir dükkan, asmışlar ‘Türkeş’ tabelası.. Bir başkası açmış ‘eski ülkücü’ tezgâhı. Sektörleşmişler bir nevi. Her yana el edip “bizi alın adınıza MHP’ye yara açayım” reklamındalar. Şımarıklık, egoistlik had safhada. Akıl var, fikir yok denir Anadolu’da bu tiplere. Bir varlık gösterip babalarına, davalarına sadık olma yolunu seçeceklerine, eyyamcılığı tercih ediyorlar. Söğüt gölgesinde geçinme derdindeler. Yok öyle yağma.

‘Eski ülkücüler-Türkeş ailesi’ meslek dalını sektörleştiren, MHP’nin Türk Milletinin gönlündeki güvenilir-lider rolüdür. Yapacak bir şey yok. Ne bu tipler biter, ne de ‘Türk Milliyetçiliği’ yolundan kalır.

Not: "Eski ülkücü" değince o rumuzla kamuoyu önüne çıkıp MHP'nin politikalarını eleştirip, başkasına hizmet edenler demek istedim. Zaten başkası düşünülemez. "Farklı ülkücülük, eski ülkücüler" gibi bir sürü adla karşımızda arz-ı endam ediyorlar.

Listedeki HDP’liler ve Av. Mansur

                                                                             

Neval Kavcar

Ülke genelinde, CHP listelerinde tespit edilen 299 HDP’liden ayrı, resmen siyaset yapmamış ama HDP’lilerin CHP-İP (Millet İttifakı) listelerinde yer aldığı biliniyor. “Vaktiyle AKP’de açılım yapmıştı diyerek, PKK partisi ile birlikteliği” savunuyorlar. Vakit bu vakittir “HDP gibi Türkiye’yi bölüp üzerinde Kürdistan kurma amacından vazgeçmemiş PKK uzantısı ile hareketin bahanesi olmaz.”

CHP’nin Ankara adayı Mansur Yavaş’ı kerhen savunanlar dışında, taban Kılıçdaroğlu’na kızgın. AKP’nin de 17-25’i, MAN adaları var diyerek, sahtecilikten mahkum olan, yargıda iş takibi iddiasının ayyuka çıktığı yerde “başkası yapıyorsa, CHP’li de yapar” mantığı çürümüşlük değil de nedir?

Mansur Yavaş’ın Yargıtay’ın onadığı sahte senet davası, N.Kesgin’in ticaret mahkemesine açtığı dava sonuçlanana kadar durdurulduğu için “iftira” diyor-lar. (Sahte senet davası 2017’de sonlanmış, seçimle ilgisi yok.)

Sahte çek ve Mansur Yavaş’ın şizofren, sahteci dediği kişiyle ilişkisi Ankara’da seçimin sonucunu belirledi. Niye çamurda debelenmeyi seçtiler acaba?

Mersin’de İP’in kumpası ile CHP-HDP adayına tabanı yönlendirme girişiminin sonucunda, İP’de ki seçmen küstüğünü biliyoruz. Kemal Beyin, camiye yapılan saldırıda “suçu Müslümanlara” yüklemesiyle krediyi hepten tüketti. CHP seçmeni birçok yerde sandığı boykota hazırlanıyor. Bazıları da sadece CHP’ye oy atma planında.

Hangi parti olursa olsun, önce milli olmalı, aziz vatanın bağrına hançer dayamış soysuzlarla yol yürümemeli.

Avukat Mansur’un Ankara projeleri

1-   http://www.haberyenisoz.com/haber/mansur-yavastan-bir-skandal-daha-haberi-13894.html

2-   https://www.turkgun.com/yavasin-avukati-sahte-senedi-dogruladi-haber-46757

3-   Sahte senet davasını Yargıtay 13 Şubat 2017’de onamış. Mansur Bey porno var dediği bilgisayarı sonradan teslim etmiş. (2015’den beri de elinde????)

                                                         

                                                                            ***                            

Sahte senet, “mafya, yargıda iş takibi” iddiaları

                                                             Hepsi bu sinemada               

Neval Kavcar

Mansur Yavaş, çocuk istismarcısı dediği Necmettin Kesgin’le 2010’da tanışmış.  O kişi alacağı için, M.Yavaş’a yönlendirilmiş aslında.

Dava kazanıldıktan sonra 3.5 milyardan bir milyar talep edilmiş. Alamayınca, 600 bin dolarlık senet(sahte) icraya konulmuş. Şeker Fabrikasıyla olan davada, ayarlı yargı ile mi karara bağlandı da hak talep ediliyor, sorusu var?

Senet icraya verilmeden önce de mafya araya sokularak para isteniyor. Çek-senet tahsilatı gibi. Diğer soru, senetteki imza ve adın tutmamasıyla, sahte senedi kimin düzenlediği ve kimlere güvenilip icraya verilebildiği? Ortada vekalet yokken, 600 bin dolar neyin karşılığıdır?

N.Kesgin “İmza ve ad benim değil” diyerek karşı dava açmış. Mansur Yavaş ceza almış. Ve O ceza Yargıtayca onanmış. Bizi ilgilendiren bu kısım olmalı.

600 bin dolar tahsil edilseydi ya da 1 milyar lira alınsaydı; Şizofrenlik, üniversiteye giriş belgesinde sahtecilik(var mı bilmiyoruz) sözleri ortaya saçılacak mıydı? Elinde N.Kesgin’e ait olduğu iddia edilen çocuk pornolu şerefsizlik varken, niye para tahsilinde kullanılmış? Direk dava açılmamış?

Araya biraz da siyaset sokalım. Seçime ramak kala bu konunun ortaya dökülmesinde elbette, M.Yavaş’ın oyunu etkileme girişimi var. Normal değil mi? Aynı durum Mehmet Özhasaki’nin başında olsa bunları konuşmayacak mıydık?

Mansur Yavaş’ın ‘sahte çek- yargı içinde iş bitirme” videosu yayınlanınca, N.Kesgin’in avukatlarından birinin Şule Çet’i öldüren namussuzlardan birinin avukatı olduğunu yaydılar. (o avukat istifa etmiş) Yargıda iş takibiyle, avukatın başka davaya da bakması aynı kefede midir? M.Yavaş’ı temize çıkarır mı? Bebek katilinin avukatlığını yapanlar ne olacak o zaman?

N.Kesgin dünyanın en adi adamı da olsa ya da masum çıksa; Mansur Yavaş’la bilinen-bilinmeyen ilişkisi şu anda mercek altında. 

Böyle bir ortamda Mansur Yavaş ve CHP-İP’in “siyaseten saldırıya uğruyoruz” demesi utanç verici.

İşin diğer tarafı da Yüksek Seçim Kurumu. Hakkında Yargıtayın onadığı “sahte çek davası” olan Mansur Yavaş’ın adaylığı nasıl geçerli olabiliyor?

Daha da önemlisi; CHP ve İP böyle bir maceraya niçin atıldı?

Not: 1- Geçtiğimiz aralıkta, Türkgün Gazetesinin haberi üzerine, YSK’ya bilgi edinmek maksadıyla “Sahte çeki icraya koymaktan yargılanıp tazminat cezası almış, karar Yargıtay tarafından da onaylanmış bir kişi belediye başkan adayı olabilir mi?” sorusunu sordum. Takip numarası: 31992.-----4. aya girdik, cevap yok.

     2- N.Kesgin: “Olayın içine Mansur Yavaş'ın bulaşmasından sonra işler karıştı. Anladım ki bana komplo kurulmuş. Mansur Yavaş ve ekibinin yöntemi buymuş. Dava kazanılınca bir sürü para aldı ama yine de benden para istemeye başladı. Vermeyince sahte bir senetle evime 600 bin dolarlık icra gönderdi. Kesgin olan soyadım, senedin üzerinde Keskin yazılıydı. Eğer bu hata yapılmamış olsaydı, Mansur Yavaş benden bu 600 bin doları tahsil ederdi. Mahkemelerde o kadar büyük gücü var. Bu dava kapsamında 10 milyon dolar civarında bir para el değiştirdi. Bu para, Mansur Yavaş ve ekibi ile SAMAŞ şirketinin sahibi Lütfi Talet Sam arasında paylaşıldı. Davanın sürdüğü 5 yıllık süreçte her şeyimi kaybettim” diyor.

https://www.sabah.com.tr/gundem/2019/03/09/mansur-sahte-senetle-hayatimi-mahvett

      3- Mansur Yavaş "hakkımda onanmış icra davası kararı yok" diyerek kamuoyunu yanıltıyor. Ankara 1. İcra Hukukun M.Yavaş aleyhine hükmolunan para-tazminat cezası, Ankara 6. Asli ticaret mahkemesinde açılan dava sonuna kadar ertelenmiş. Dava neticelendiğinde, erteleme kalkacak. Çünkü davayı açan N.Kesgin.

İyi Parti Tabanının HDP ile İmtihanı

                                                                       
                                                                Millet İttifakı             

Neval Kavcar

PKK partisi ile kurulan ittifak, gizli kapaklı olmaktan çıktı. Bunu CHP’nin İzmir adayı Tunç Soyer’de gördük. HDP “Kürdistan’da biz, batıda CHP-İP’i destekleyeceğiz” diye ilan etti. İzmir’de vatanını sevenler “Tunç Soyer’e nasıl evet diyebilecek?’

Sadece ilan ile kalmadı, CHP ve İyi partinin meclis üyeleri arasında HDP’liler serpiştirildi. Yurt genelinde yüzlerce PKK partili ‘Millet İttifakı’ listesinde yer aldı. Denizli Honaz CHP meclis üyesi gösterilen 5. Sıradaki HDP ilçe başkanı durum ortaya çıkınca istifa ettirildi. İyi Parti şemsiyesi altında ülkücüler ve muhafazakarlar bölücü parti mensuplarını meclise mi sokacak Denizli’de, Aydın’da, Mersin’de, Ankara’da?

24 Haziranda doğu-Güney doğuda irtifa kaybeden HDP, batıda CHP-İP oylarıyla barajı aştı. “PKK=HDP diyorsanız gereğini yapan diyen Akşener, gereğini yapmazsanız biz HDP’yi PKK saymayacağız” diyor. AKP’de yapmıştı düşüncesi içinde “biz de yapalım diyebilecek misiniz?”

HDP eş başkanı HDP’lilerin belediye meclis sıralamasında yer almasıyla ilgili “CHP listelerinde demokrasi güçleri çerçevesinde yer almış insanlar tabii ki var. Bunda saklanacak bir şey yok” (Sezai Temelli) dedi.

İP’li yöneticiler bunu saklıyor. Seçmen kitlesini yanıltıyor.

Akşener, Samsun’da abiden ülkücü olduğunu anlatacağına, HDP ile kurulan ittifakın şartlarını anlatsın. HDP ile ittifakı onaylıyor musunuz İyi Partinin ülkücü olduğunu söyleyen tabanı?

Yine İstanbul İl başkanı Kaftancıoğlu’nun adaylarına İlk 5’e HDP’nin göstereceği bir adayı mutlaka yazın” talimatı verdiği biliniyor. İstanbul’da PKK partisine eli varıp oy mu atacak İyi Partililer?

İyi partinin tepesine konuşlanmış, Şenol Bal başta olmak üzere tek dertleri vekillik, makam olanların ses kestiği şu dönemde, “aziz vatanı bölüp üzerinde Kürdistan kurmayı amaçlayan HDP’lilere” oy atabilecek misiniz İyi Partililer?

Not: 1- Mersin’de bizzat genel merkezden yetkili birkaç kişinin, CHP’li adayın seçilmesi için oynadığı YSK’ya adayın adının geç teslimi kumpasına ne diyorsunuz?
        2- HDP=PKK ise savcılık harekete geçsin diyor CHP,İP. Savcılık eğer PKK partisi hakkında harekete geçmezse; HDP ile işbirliği mubah mıdır?

                             Alparslan Türkeş'in N.Soyer'e Öfkesi

                                                                   

Nazilli’de PKK Destekli İyi Parti kazanamaz

                                                                 

Neval Kavcar

Haluk Alıcık 2016’daki kumpasta Meral Akşener ile hareket etmişti. Genel merkez tekrar aday gösterince, ‘sadakati mi cezalandırıyorsunuz?’ tepkisi göstermiştim.

Derken bugün “Haluk Alıcık kadın çalışanı tokatladı” haberi gündem oldu. İnceledim, Nazilli’de 24 Haziranda millet ittifakı önde oy almış. Anlaşılan o ki işi sağlama almak için MHP’li başkana kumpas kuruldu.

Videoyu seyrettim, sözde o çalışan bas bas bağırıyordu. Keşke Haluk Bey, anlayabilseydi. Kaydı yapan kadın işi bilerek o boyuta taşıttı. Hiçbir şey olmasa, kolundan tutulup tartaklansın istedi. Eğer iyi niyetli olsaydı, o video basına servis edilmezdi. Klasik FETÖ oyunu. Adamı bir çarparlar, nerden geldiğini anlayamazsın.

24 Haziranda millet ittifakı, Cumhur ittifakından önde olmasına ve PKK partisinin Nazilli’de İP adayını destekleyecek olmasına rağmen, işi sağlama almak için kurulan bu kumpas, Nazilli halkına anlatılmalı. İşi gücü hile olan, PKK’nın destekleyeceği adaya belediyeyi teslim etmez Nazillili. Haluk Bey yine kazanacak diye bu pis oyunu tezgâhladıkları anlaşılıyor.

İşin diğer ilginç yanı, MHP belediyesinin karşısına, 24 Haziranda %30 gibi neredeyse İP’in iki katı oy almış CHP’li birisi değil MHP ile savaşsın diye İyi partili adayı çıkarmış olmaları. Nazilli’de Akşener taban tutsun diye çalışmış Haluk Alıcık bunu hak etse de, işin içinde MHP var.

Nazilli’de şeytanın aklına gelmeyecek kumpas, hile ile karşı karşıya MHP. Yönünü Akşener’e çevirenler her kimlerse, adamı böyle dört döndürür, sonra tutar bir daha döndürür işte. Kullanır, işine yaramayınca da tepetaklak ediverirler.

Yapılacak olan belli. İP’e giden oyları geri kazanmak. İyi Parti, neticeyi çantada keklik görse böyle kumpas kurulmazdı zaten.

Anlaşılan o ki, sadece Nazilli değil Aydın ilinde de CHP’nin PKK ile işbirliği sebebi ile seçmen kaybı var. Millet ittifakı listelerine konulmuş yurt genelinde 499 HDP’li tespiti yapılmış. Aydınlı, PKK ile işbirliğine tolerans göstermez. Nazilli başta olmak üzere listeleri incelenmeli. Nazilli’de %4 oranında(+%3 CHP) oyu olan HDP, bedavaya İP’i desteklemez.

Akşener, Nazilli’de partisinden 3 puan daha az oy aldı 24 Haziranda. İzlediği çamur politikaları, CHP ile “PKK kardeşliği” sebebiyle, Aydın’da(yurt genelinde) seçmen desteği kaybettiği biliniyor. Nazilli’de sandığa gitmeyen 20 bin dolayında ki seçmeni de sandığa çekmek gerekiyor.

Kumpastan anladığım, Nazilli’de “Cumhur ittifakı”, “zillet İttifakından” önde.

Umarım ki Nazilli başta olmak üzere Aydın’da zafer, Cumhur ittifakının olur. Biz hep aynı noktada, sadık ve duacıyız.

Not: Ülküdaşlar, “Zillet İttifakının” dağılması için 41 Fil Suresini okusunlar tedbir olarak. Amin.

Açıklama: Nazilli Belediye başkanı H.Alıcık, 'Olayın 2016'da meydana geldiğini, İnci Celasun'un hakkındaki zimmet iddiaları ve davranışları sebebiyle iş akdinin fesh edildiğini, çekimde kalem kamera kullanıldığını, şahsın şu anda CHP'li Aydın Büyükşehir Belediyesinde çalıştığını ve haberin ilk kez CHP'ye yakın bir sitede  yayınlandığını, seçimlere az kala sanki 8 Mart kadınlar gününde olmuş gibi yansıltıldığını' belirtmiştir.

İşte 'algı' böyle bir şey. Zaman mekan sınırı olmadan olayları çarpıtıp servis ederek, topluma yön vermek. Nazilli-Aydın'da seçmene "MHP-Cumhur ittifakına oy vermeyin" diyor 'illet İttifakı.' Sandığa gitmeyecek kendi seçmenini mobilize etmekte var işin içinde.. Aydın'da köşe yazarları, haber sitelerine sadece bu konu ile ilgili açıklama şart. Ulusal medyaya ulaşılma şansı varsa iyi olur. Oda.tv'de o rezilliğe katıldı, düzeltme yayınlansa çok iyi olur. 

Hava atmayla olmuyor bu işler Naci Bey(Bostancı)

                                                       

Neval Kavcar

AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, seçim sonrası kurulacağı iddia edilen parti ile ilgili “Bu aynı zamanda Türkiye siyasetine ilişkin farklı bir durumu gösteriyor. O da şu; Türkiye siyasetinde AK Parti dışında farklı bir gelişme sağlanabilme imkanı yine AK Parti’nin kendi içinden aranıyor” demiş.

AKP şöyledir, böyledir vaz geçilmezdir gibi hava atmaya gerek yok. AKP içinden yeni birilerinin çıkarılması, AKP’nin FETÖ döneminde olduğu gibi yedi düvelce kullanılamayışına işaret eder ancak. Bilhassa 15 Temmuz sonrasında iktidar partisinin daha milli politika gütmesi sebebiyle, emperyalizm AKP’den tuğla koparmak istiyor. Yeni partinin anlamı odur. AKP'yi tökezletmek için tabii AKP içinde operasyon yapılacak.

Aynı metodu MHP’de denediler. MHP’nin paralelini inşa edip, MHP’yi işlevsiz hale getirmek istediler. “Kürt açılımına karşı çıkan MHP’yi Türk ocakları ile vurdular o dönem” hatırlarsanız. Bahçeli’nin MHP’nin başından inmesi için kaset saldırısı, ardından Koray Aydın’ı desteklenmesi, en son da Akşener’li kumpasla MHP çökertilmek istendi. Tutmayınca “merkez-ülkücü parti” tuhaflıkları arasında salınan hilkat garibesi görünümle MHP’den oy kopardılar.

Cumhur ittifakını tökezletmek için, MHP’ye karşı ilerleyecek cephe kalmayınca, aynı çalışmayı AKP için başlatmış olabilirler. Aradaki fark 2-4 puan bandında gidip geliyor. AKP’li küskünlerle 5 puan çalsalar, ittifakı yıkar geçerler. İttifak denilen şey ”siyaset” olsa amenna. Ama değil.

AKP işin ciddiyetine vakıf olmazsa, “biz o kadar iyi yönetiyoruz ki yeni parti arayışı bile bizden çıkıyor” rahatlığına girerse ötenazi yapmış olur.

Yeni parti 1 Nisandan itibaren gaza basarsa, öncelikle AKP’den seçmen alır. Dört yapraklı yoncayı düşünürseniz, İP’den, CHP’den ve hatta MHP’den bazı kodamanları bünyesine katarak topluma “çare biziz” gazı basacaklardır.

AKP eğer “en büyük biziz o maya tutmaz” diyorsa, yanılıyor. Hele ki, 1 Nisanın beklenme gerekçesi olarak AKP-MHP’li “Cumhur İttifakının” zayıflarsa ortaya çıkarlar düşüncesinde iseler külliyen yanılıyorlar. Çıkma kararı verildiyse, her şekilde çıkarlar.

Mesela, 16 Martta ilan edilmiş parti, seçim geceki zaferle gümbürtüye gider. Kumpas partilerin görevi farklıdır. Guguk kuşu gibi, başka yuvaya  yumurtasını bırakır, bekler. 1 Nisandan itibaren kripto yavrular çıkar. Hazır seçilmiş vekil, hazır seçilmiş belediye başkanı, meclis üyeleri gibi. Biz bu filmi gördük.

Türkiye, yeni sistemi ile milli rotaya oturmuş, kendi menfaatlerini korumaya yol alırken oyun nasıl bozulur, şimdiden düşünmek gerekir. 

Kaynak: Yeni parti içten vurarak gelecek, son dakika değişikliği olmazsa. Şu açıklamada, sırtını millete dayamış bir parti imajı görüyor musunuz?

https://www.yenibirparti.org/haber/basinda-cikan-haberlere-iliskin-kamuoyu-duyurusu-3

.

Yeni Partinin bagajında “Kürt Özerkliği” var

                                                               

Neval Kavcar

“Sivil anayasa….Kürt özerkliğı” partinin ana gövdesini oluşturuyor. PKK’ya ‘silahlı güç” demişler. Gerilladan iki tık ilerisi.

İnternet üzerinden ilan veren Yonca partisi, milleti öküz yerine koymaya, Anayasanın değişemez maddelerine nişan almış vaziyette geliyor.. Merkez sağ olacaklarmış. TESEV’ci Kemal’in alanına girilmemiş. Vaatler ilginç…Bazı davalar(siyasi) yeniden görülecek denmesini FETÖ davaları ile bağdaştırdım nedense. Bol bol mavi boncuk dağıtacaklar.

Kürt Sorunu çözümünde hata yapıldığını söylüyorlar, sıfır km açılım geliyor anlayacağınız. “PKK terörü ile mücadele ve Kürt Sorunu” başlığında yazılanlar, İyi parti programı ile örtüşüyor. Terör bittikten sonra “özerklik mubah.”

Olası “bu partinin Sözde Kürdistan’ın Türkiye parçasının koparılması” için kurulacağı kesinleşti.. ABD’nin kırk hikayesi var, kırkı da Türkiye’nin parçalanması üzerine.

AKP’nin başarısızlığını “PKK terörü bitmeden açılımın başlamasına” bağlamışlar. Oysaki o plan ABD’nin Kürt raporuna göre ilerlemişti.. PKK’nın siyasallaşması üzerineydi proje. PKK dağda, HDP ovada işi götüreceklerdi. Yoncacılar PKK’yı bitirip ondan sonra açacaklarmış bohçayı. Sonuç değişmiyor, “Sözde devletin Türkiye parçasının özerkliği” hedefine kilitlenmiş şekilde gelecekler. Efendi-sahip ilişkisi hemen göze çarpıyor.

Tabii öncesinde “ilk üç maddeyi” koruyoruz yalanı ile o maddeleri koruyan 4. Maddeye ustura atıp, ardından “üniter yapının” ruhuna el fatiha okuyacaklar. (İyi parti de teşebbüs etmişti, sonra sildiler)(1) Üniter yapı, ABD’nin “Kürt sorunu” dediği bölünmeye set çekiyor. Onu ortadan kaldıracaklar. Vaatte açık-net yazılı.

BOP projesi sil baştan yeni proje parti ile başlayacak. (2) Bakın neler yapacaklar?

·         “PKK bitirildikten sonra heyetler halinde o bölgede yaşayan Kürtler ve diğer ırklarla görüşmeler yapacaklar..” !!!!!!!!!!!!!!!! (Bölge denilen yer sanırsınız, komşu devletle ihtilaflı toprak parçası. Rezillik diz boyu.)

·         Kürt vatandaşların talebi ile Anayasal güvence verilecek. “Türk kelimesi 66. Maddeden kaldırılacak..”

·         Vs vs vs..

ABD “Kürt sorunu” adını verdikleri cepheden geri adım atmak istemiyor. Yeni partiden anlamamız gereken sadece o. Tekrar o yollardan geçip, çınarın dallarını batırmaya çalışacaklar. Kılıçdaroğlu'nun hasretle beklediği parti işte böyle bir şey. HDP'nin üzerine merkez parti elbisesi giydirilecek. 

Türk Milletinin vatanını elinden alma saldırısına, demokratikleşme demekten bıkmadılar. Biz de aziz vatanı savunmaktan, ABD neferlerini deşifre etmekten bıkmayacağız. 

Velhasıl “İyi parti, Yeni parti” hepsi aynı kavağın kaşığı. Ambalaj değiştirip değiştirip piyasaya sürüyorlar.

Kaynak: (1) https://www.yenibirparti.org/politika/yeni-ve-sivil-anayasa-7

             (2) https://www.yenibirparti.org/politika/kurt-vatandaslarimiz-26

Not: Aldığım duyuma göre Yonca Partisi kurulmasının 31 Mart sonrasına kalmasının ana sebebi, seçilecek belediye başkanları içindeki kriptoları açığa düşürmemek-miş. Her partiden yoncaya yönelecek vekil, il-ilçe başkanları da aynı kategoride. 
Bunu moral bozmak içinde söylüyor, olabilirler.
ABD'ye "hazırız" mesajı olduğu da söyleniyor. kanımca o irtibat çoktan kurulmuştur. Hiç umulmayan kişileri 1 Nisandan itibaren oluşumda görebiliriz balonu epeyce yükseldi. 
Yonca Partisi, İyi parti kadar performans gösterse yedi düvele yeter. Bekleyip göreceğiz.

Başbuğlar Mustafa Yıldızdoğan-lar ile ölmez

                              Türk Milliyetçiliği hareketi ezelden ebede 
                                         Başbuğlar Ölmez- Mustafa Yıldızdoğan

                                                                            
Neval Kavcar

Efendiliği, davaya sadakati ile Türk Milliyetçiliği hareketinin Mustafa Yıldızdoğan’ı olma hakkını veren birisi hakkında üç beş kelime etmek gerekir. 

Bazılarının evrim geçirdiği, dönüştüğü, mutantlaşıp başka yerlere iltihak ettiği Türk Milliyetçiliği davasında, o yolunda yürüdü. Şımardığına rastlamadık. Millet düşmanları ile yürüyüp onlara “pes etme” şiiri de yazmadı. Satanlara katılıp, geride kalanlara küfür de etmedi. Sessiz, sakin yolunda yürüdü.

İşte böyle olunca düşmanı çok olur insanın. Hakkında dedikodular çıkarılıp, hitap ettiği kitle- ülküdaşları ile bağı kesilmek istenir, Yıldızdoğan’a da o yapıldı. Asıl hedef şahsı üzerinden Ülkücü hareket tabanında öfke, çaresizlik, kimsesizlik duygusu yaratıp dağılmalarını sağlamaktı. O algı boşa gitti. Cenaze siyasete alet edilmez ki? Dünya ile bağı kesilmiş Ozan Arif üzerinden yaylım ateşi nedir? İlla ki “daha çok günaha gireceğiz” diyorlarsa, kendileri bilir.

Ozan Arif’in vefatı sonrasında bildik kesim saldırıya geçti. MHP’ye ve Mustafa Yıldızdoğan’a. Ozan toprağa verilirken sahneye çıkmış-mış. Sahne dedikleri de yaklaşan yerel seçim dolayısı ile aday tanıtımı. Emperyalist güçlerin tasallutunun önünü kesmiş olan Devlet Beyin projesi “Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin” daha yerleşmesini sağlayacak olan yerel seçim zaferine katkıda bulunan kardeşimizi çapraz ateşe aldılar. Kendileri vuruldu.

Müslümanın cenazesi mecburiyet yoksa hemen defnedilir. Çabukluk müstehapdır. Akşener’in Perşembe-Cuma Mersin programı sebebiyle Ozan Arif’in cenazesi morgda dört gün bekletildi. Cenazenin “arkadaşları için” gibi kimsenin inanmadığı sebebi ilk kez duydu Türkiye. Ülkücü hareketin ozanına Akşener sahip çıktı yalanında kendileri boğuldu. Mevtaya eza da ederek.

Uzun lafın kısası “Başbuğlar ölmez.” Nasıl ölmez? Mustafa Yıldızdoğan gibi özü sözü bir sanatçı ve dava arkadaşları varsa ölmez.

Türk Milliyetçiliğinin çileli yolunda, nice yıllara Mustafa Yıldızdoğan.

Seni seviyoruz.