Neval Kavcar
Siyasetin
en kirli halini Akşener’in İP’i ile yaşıyoruz. Partisinden dökülen FETÖ’cüler,
darbe seviciler, NATO ile ilintili gençlik kolu başkanları, evrimciler ve halen
birlikte yol yürüdüğü Büyük Kulüpçüler, Sorosçulara rağmen başkasına çamur sıvıyor.
Bu partiye oy atanlar bunu görmüyor mu? Bu kadar mı çürüdük?
Partisi
kan kaybediyor. Aradığını bulamayanlar her gün istifa ediyor. Dediğim gibi bir
söylediği, diğerini tutmayan bu hanımı Çiller döneminden tanıyor millet. 24
Haziranda sandığa gömdü, o kafa dikiyor. Alınmıyor bile.
Şartlı tahliye için de, PKK-FETÖ’cülerin
bırakılacağını iddia ediyor.
Oysa ki
daha iki yıl önce FETÖ’cü olduğu anlaşılıp ihraç edilen, halen cezaevinde olan
hakimler bunlar lehine karar verip MHP’de kurultay kararı almıştı. Ne tesadüftür
ki “her konuşmasını yurtta sulh, cihanda sulh” diye bitiren Akşener’di. Ve 15
Temmuz geceki hain darbe kalkışmasının adı “Yurtta sulh konseyi” idi. Bu konuda
bir açıklaması oldu mu? Olduysa duymadım.
Yine Aydınlık gazetesinden
Önkibar’ın Akşener’e “yurt gezisi için otobüsleri kiralayanların, çevresinde
dolaşanların FETÖ’cü olarak tanındığını” söyleyip uyardığı da unutulmadı.
Başkasına
gerek yok. Koray Aydın ne dedi? “FETÖ, Akşener’i destekliyor.” Sonra ne oldu
da, K.Aydın bunlara katıldı? Tehdit mi var, ne var?
“Muhterem Hocaefendiyi
anlayabilselerdi, 80 öncesi sağdan soldan gençler ölmezdi” diyen de Akşener.
Yine 2014’de FETÖ’ye “haşhaşi” denmesinden rahatsız olduğunu ifade eden de kendisidir.
Kaçak
FETÖ’cü Emre Uslu ile Cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerinden twitleşmesini
unutmadık. O twitleri hesabından silebilir lakin, hafızalarımızdan asla.
Nurettin Veren’in “Akşener’in bakan
olmasını biz tavsiye ettik” demesi, Akşener’in teşekkür satırlarını
TV’den 80 milyona göstermesini ve şu vakte kadar, Nurettin Veren’e dava
açılmamasını nereye koyalım siz karar verin.
Partisinden
FETÖ bağlantısı sebebiyle istifa edenlerin ardı arkası da kesilmiyor.
Çevremizde
FETÖ’cü olarak tanınanlar, Süleymancılar, Nurcular “Akşener” diyordu, seçime
yürürken. HDP’liler ise “ya Selo’ya, ya Mero’ya atacağız” diyebiliyordu. FETÖ’cülerin
gözaltına alınıp, tutuklanmalarına ise “muhalefeti sindiriyorlar” mealindeki
sözleriyle anlatıyordu Meral Hanım.
MHP’de
kurultay kararı çıkmazsa mahkemenin önünden jiletle kazınacaktı, 15 Temmuzla
birlikte aylarca sır oldu.
Şimdi ne
diyor? “Mafya bozuntularını affedelim diyorlar, Türklüğe hakareti affedelim
diyorlar. Bu af hikayesini getirirlerse FETÖ kodamanlarını salınmasına neden
olursanız dünyayı size dar ederiz."
Pes
vallaha. Gerçekten pes. Yerel seçimde altın vuruş yapıp, yine ortadan yok olma
konuşması bu. Şartlı tahliyede PKK’ya, FETÖ’ye af var mı? Yok.
Türklük düşmanlarına af nedir? PKK
ise eğer Demirtaş serbest kalsın diyen Akşener. Parti programına “Doğu-Güney
Doğu Sorunu” yazıp, Kürt özerkliğinin sınırını çizen yine kendi partisi. “Eşit
vatandaşlık” diyen CHP ile bir olup, PKK partisini meclise sokan Millet
İttifakı.
Yerel
seçimde, HDP ile birlikte yüklenecek olanda kendileri.
Yoksa “Mersin’i
alacağız”ın başka anlamı var mı?
Türk
Siyaseti içine değil Türkiye’nin içine Truva atı gibi sızmışlar adeta.
***
MCKİNSEY ŞU SAATTEN
SONRA SABIKALI
Uzun süredir,
neredeyse toplumun her kesiminden insanlar aynı noktada birleşti. McKinsey’in intihar olduğunu
düşünüyor. Yıllardır Türkiye’de olan, her taşın altından çıkan McKinsey’in
kobayı olmaktansa ne olacaksak olalım, fikrinde millet.
Bununla ilgili yazı okuyorum.
Bir şey ilgimi çekti, bu firma TSK verilerini de inceleyecek mi diye sorulmuş. 16 bakanlık içinde Savunma Bakanlığı,
Savunma Bakanlığı içinde Türk Silahlı Kuvvetleri de olduğuna göre, durumun
vahametine bakar mısınız? Peki MİT!! O da var mı harcama kalemlerinde?
TSK, nerden ne kadar ne aldı ise
McKinsey’in yani ABD’nin elinde. MİT Tırlarına FETÖ’nün kurduğu kumpasla bunun
ne farkı var?
Daha
önce demiştim. MacKinsey’in danışman atanmasında kim etkili olduysa gerçekten
yazık. Ve bu iş derhal, hemen bitirilmeli. Hatanın neresinden dönülse kârdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder