Neval Kavcar
Yılmaz
Özdil CHP’nin ‘Yüzde 20’ye sıkışmış, tepeden bakan zihniyeti irtifa kaybetmesin,
diye “Atatürkçülük” tezgâhı başından ayrılmıyor. “Ayasofya’nın açılmasına karşıyız” diyemiyorlar, “Atatürk’e hakaret
edildi” diyorlar.
Diyanet
İşleri başkanının konuşmasının hiçbir yerinde Atatürk’e beddua, hakaret yoktur.
1934’deki evrak hakkında ise farklı görüşler mevcut. Ayasofya’da, 1932’de “freskler temizleniyor, güçlendirme
yapılıyor” denilerek namaz kılmaya ara verilmiş, camii vasfını kaybetmesi ise
fiilen Atatürk’ün vefatı ile başlamıştır.
Düşünün Atamız hasta, vasiyetini hazırlıyor, İnönü’yü soruyor ‘öldü’ deniliyor.
Gel, o vasiyete de inan şimdi.
MHP’den tek tepki yok diyen zevat
utanmazlıkta çıta yükseltmiş durumda. Ortada hakaret değil, yalan var. Yalana mı
karşı çıkacak MHP?
Fatih’in
bedduası olsa olsa, Atatürk sonraki CHP yöneticilerini kapsar. Özdil, Yunan
mezalimini anlatmış. Otu moka
bulaştırmış. Mustafa Sabri hain de, Kürt Teali Cemiyeti, Wilsoncular vatansever
mi? Atatürk atamızda, Fatih değil mi?
Velev ki, Fatih’in vakfiyesi olmasın. Çağ
açıp, çağ kapatan atam Fatih Sultan Mehmet Hanın, İstanbul’u fethetmesinin
sembolü olan Ayasofya’yı camii olarak kıyamete kadar açık tutmak boynumuzun
borcudur.
Yedi düvel şöyle böyle düşünür
diye Ayasofya’yı camii olarak açmayalım mı? Bırakın şu mütareke kafasını,
ezikliği, milli olun.. Ayasofya açıldı diye sevinmek varken, farklı sokaklara sapmayın.
Not: "Atatürk'e hakaret edildi, teşekkür edilmedi.." deyip, etki ajanlarına has çıkışlar var. Ali Erbaş'ın konuşması aşağıda. Fitne arabasına binmek yerine salim kafayla dinleyiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=yBYeKIkPK6c
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder