Bir rüya görmüştüm. Cami duvarına dayalı tabuttan kan sızıyordu, on gün geçmedi ki, Osman şehit oldu. Allah tüm şehitlerimize rahmet eylesin. Bizler geride kalsak da, aynı azimle davamıza sahip çıkıyoruz.
Osman
Kavcar 22 Ağustos 1979’de Denizli’de komünist katillerce, ağzının orucuyla sırtından
vuruldu. Kurşun kalbine isabet ettiği halde “kelime-i şehadet” getirdi. Doktoru
“kalbinden vurulan anında vefat eder” demiş. Ki o ana, arkadaşı Mehmet Ali
şahittir.
Ülkü ocaklıydı, cenazesini
ülküdaşları taşıdı.
Davasından
zerre taviz vermeden yaşadı. Kendisini tanıyorum, yaşasa idi, aynı yolda
olurdu. Hele ki her yanından FETÖ’cü,
NATO’cu dökülen, PKK partisini meclise sokan İP’in, Denizli’de nefesini
keserdi.
Osman
vefat edeli 39 yıl oldu. O süre zarfında MHP’liler ailesini yalnız bırakmadı,
sağ olsunlar. Derken içlerinden bazıları başka partili oldu, MHP ile ilgileri
kalmadı. Başbuğumuzun “ülkücü MHP’de olur” dediğini hiçe sayan, o kişiler
geçmişten gelen samimiyeti kullanıp, sıfır olan varlıklarını o kutlu mirasla
parlatmaya çalışıyor şimdi.
“Şehidimizi sonsuz bir kinle kıyamete kadar
devam edecek acıyla kalbimize gömdük” bildirisini yayınlayan Denizli Ülkü Ocaklarıdır.
Tabutu omuzlayan MHP’lilerdir. Osman’ı şehit eden Kürtçü Komünistlerle aynı
kulvarda yürüyenler, hangi hakla şehidimizin mirasına konmaya çalışıyor?
Neyse efendim, dün tesadüfen şehidimizin
abisinin gördüğü bir fotoğraf karesi üzerine, bu satırları yazmaya başladım. İyi
Parti Denizli milletvekili Yasin Öztürk mazbatasını alınca, ülkücü şehidin
mezarına ve babasının yanına koştu, haberi resimlenmişti. Üzüldük, İyi Partinin Osman
Kavcar’ı istismar fotoğrafıydı o. Ülkü
Ocakları mensubu olarak 39 yıl önce şehit olan kardeşimizin İyi Parti ile ne
ilgisi var?
Osman şehit edildiğinde 7 yaşında
olan Yasin Öztürk, eğer şehidimizle ayni maneviyatı paylaşıyorduysa başka
partide işi nedir?
Nasıl
bir illiyet bağı kurabiliyorlar, bu hakkı onlara kim veriyor? Masondan,
FETÖ’cüden, NATO’cudan, PKK sempatizanından geçilmeyen bir partiden vekil
olmuş birisi, şehit babasını ziyarete gidiyor, resimler çekiliyor, sonra ülkücü şehit Osman Kavcar’ın adının da geçtiği bir haber
yapılıyor, basına servis ediliyor. Yazık..Çok yazık.
Mutlaka birçok ülkücü buna
üzülmüştür. Osman’ın abisi de üzüldü.
Özetle; Hiç kimse, yakınları dahil
ülkücü şehidimizin istismar edilmesine müsaade etme hakkına sahip değildir.
Osman Kavcar ülkücülere mal olmuş,
ülkücü şehidimizdir. Maneviyatı ülkücülere emanettir.
Herkes haddini ve yerini bilmeli
velhasıl.
4 Eylül 2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder