22 Eylül 2018 Cumartesi

Partili FETÖ’cülerin izdivaçları

                                       
                                             
                                                Bir polis şefinin evliliği..çocuk bile var
neval kavcar
Hemen her gün, FETÖ ile ilgili yeni şeyler duyuyoruz. 15 Temmuz darbe girişimi olana kadar onları yakından tanıdığına inanan insanlar şaşırıyor. Hele ki bürokraside, askeriye de ve dahi birçok kuruluşta onlardan habersiz sinek uçmadığını öğrenince, o şaşkınlıkları iki kat artıyor.

Çeşitli iktidarlar zamanında, sözde dindar tavırları ile yakınlık kurup devletin hücrelerine nüfuz etmeleri sadece AKP iktidarı döneminde başlamış hadise değil.

Meselâ 12 Eylül darbesi olup, tüm siyasi liderler göz altına alındığında hatta bir çok cemaatler raptı zapt altındayken ve sözde Fetullah Gülen aranırken, o sırada askerde olan birisi Gülen’in nizamiyede ders verdiğini anlatmıştı.

Velhasıl, darbe dönemleri dahil el üstünde tutulduğuna göre, yedi düvel bağlantısı çok eskidenmiş ya da direk tohumu atan vahşi batıymış denilebilir.

Yıllar boyunca toplumu “Türk okulları, istiklal marşı okunuyor” diye kandırmışlar, “o okulların eğitim dili İngilizce” diyenlere inanılmamıştı. Bulunduğu devletlerde sadece okullar açmamış, devlet görevlileri ile kurdukları samimiyetle devlet işleyişine nüfuz etmişlerdir.
***
OKULLARDAKİ SÖZDE İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ İSTİHBARATÇILAR

MEB’da yıllar öncesinden bir raporda yurt dışındaki bu okullarda diplomatik pasaportlu Amerikalıların bulunduğu yazmıştı. Casuslar yani. Rahmetli Hablemitoğlu FETÖ’nün casusluk faaliyetinde bulunduğunu açıklamıştı. O okulların bir amacı da yedi düvelle dost olacak çocukları eğiterek, eğitim yaptıkları devletin başına geçirmekti.

ABD’ye bağlı mankurt devletçikler bir nevi. FETÖ, ABD planlarını gerçekleştirmek için her alanda yoğun faaliyet göstermiştir. Kırgızistan, Özbekistan darbelerinden sonra aynısını Türkiye’de denemişlerdir.

Bizler üniversitede okurken, okulumuzda o dönem Fetullahçı diye tanınan öğrenciler vardı. Okulda çatışma çıktığında, bunlar aniden yok olurdu. Hatta dalga geçilirdi “Allah tarafından uçuyorlar galiba” diye.

O öğrencilerin bir başka özelliği, meselâ ülkücü olan bir gençle samimiyet kurmaktı. Öyle böyle değil, bayağı ileri derecede. Kardeş gibi. Hatta okul bittikten sonra bile hiç ara vermeden aramalar, ev ziyaretleri. Sanırsınız ki sizi çok seviyor. Hayır, kontrol altına tutuyor.

O günlerde bir arkadaşımız sormuş. “Bu okulda siz de okuyorsunuz, niye komünistlerle mücadele etmiyorsunuz” diye. Cevap “henüz vaktimiz gelmedi.” Önemsemediğimiz o cevabın ne anlama geldiğini, acı bir tecrübe ile öğrendik.

Meğer kozadan ne zaman çıkacaklarına kararı, yedi düvel verecekmiş. Kendilerini altın nesil olarak tanıtan bu zümre meğerse, yedi düvelin kurşun askerleriymiş.
***
NASIL BİR İZDİVAÇ?

Basına yansıyan kısmı bildiğimiz magazine dönük. Üzerinde durmaya değmez. Asıl önemli olan, başka yönü var. Mensuplarının evliliklerini dahi kontrol altında tuttukları bu mekanizma da bakın nelere dikkat ediliyor.

İlerde CHP içine kripto olarak yerleştirilecek olanlara, ailesi CHP’li olan kızlar bulunuyor. MHP içinde söz sahibi olması istenenlere de çevrede ailesi MHP’li olarak tanınan adaylar tespit ediliyor. Bildiğiniz av-avcı projesi. Özel hayat falan hak getire. Çünkü hedef belli. Güven kazanıp, etkin görevlere gelip işleyişe nüfuz etmek için, herkesi basamak yapıyorlar.

Şimdi, partiler içinde FETÖ’cüler var mıdır derseniz, fink attıklarına emin olun. Hem de en muteber yerlere konuşlanıp, yılların partililerine fırsat bulduklarında çelme takıyorlardır. Takıyorlar diyelim net olsun.

Hala bürokraside de etkin olduklarını düşündüren bir sürü done ile karşılaşıyoruz. Tamamen temizlenmeleri zor, dizginleri sıkı tutmak, yenilerinin yetişmesini engellemek işe yarayabilir.

Yoksa; “15 Temmuz darbe girişimi arkasında FETÖ’cüler mi var bilmiyorum ya da kontrollü darbe” diyenler iktidara geldi mi, kaldıkları yerden devleti ve milleti mankurtlaştırma faaliyetine devam ederler.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder