12 Temmuz 2018 Perşembe

Seçim hezimeti ile zaten yamulmuşlardı….

Neval Kavcar
Yazacak bir şeyleri kalmadı. Cilaladılar, parlattılar, balon gibi şişirip gökyüzüne saldılar. Süleymancılar, Nurcular, Türk Ocaklılar, Yeniçağ, Oda.tv, Cumhuriyet, Sözcü, HDP’liler, CHP’liler, Sorosçular, Masonlar, Newyork Tımes ve diğer batı medyası, FETÖ’nün tabanı hepsi birlik oldular buna rağmen barajı atlatamadılar. Kürtçülere oynadılar, Çerkezcilik, göçmencilik (ne demekse?) akla gelen her “cılık”ı yaptılar, aziz vatana “yeni BOP projesinin” mayasını çaldılar tutmadı.

Akşener’in durumu içler acısı. “Başbakan olacağımdan, Cumhurbaşkanı olacağıma” yatay geçiş yaptı, mangalda kül bırakmadı ve tabii resmi yayın organı Yeniçağ ile birlikte, elde avuçta olan yüzde 7. Seçim 2. Tura kalacak, Akşener İnce’ye nal toplatacak ve Cumhurbaşkanı olacaktı.

Ondan sonra “gelsin NATO muhipleri, gitsin Doğu-Güney Doğu özerkliği.” Eşit vatandaşlık, türlü şarlatanlık.

2014 yılında, ABD’nin iki Ankara büyükelçisinin CHP-MHP’nin ortak adayı olsun dediği, “bari meclis başkanı” yapıverin evrilen Akşener’i kabul etmeyen Bahçeli meğerse turpun büyüğünün heybede olduğunu sezmeye başlamış-mış. Kaçak FETÖ’cü Emre Uslu ile twitleşmeleri başta olmak üzere birçok soruya cevap vermeyen Meral Hanım altındaki koltuğu da kaybedebilir. Ki zaten anlayamadığım bir sebeple, zorla yollara düşmüş gibi hali vardı.

Şu saatten sonra yedi düvel de Akşener’in boş ve bir daha cepheye sürülmeyeceğini gördü. Halkın rağbet etmediğine onlar da etmez. Düşünebiliyor musunuz İP’e oy atan her üç kişiden birisi, Akşener’e atmayarak, hem Cumhurbaşkanı, hem de genel başkan görmek istemediği mesajını vermiş. Rezalet bir şey.

“Kurultay” dillendirilmiyor olsa da patlak lastikle yol yürünmez. Muhtemeldir ki yerel seçimde başka partileri ayağından çekiştirme senaryoları çoktan başlamıştır. Lakin bir şey ummak abesle iştigal. Ne olur? Üç beş belediye başkanı ayartılır, İP’e geçer gibi bildik numaralar tekrarlanır.

Hezimete uğradıkları için akla gelen her türlü artistliği sergiliyorlar. Çok da agresifler. HDP’yi meclise sokup sonra mecliste son perde İstiklal Marşı okumak, Bahçeli’nin elini öptüler diye yeri göğü inletmek dahil kör bıçakla keskin bıçak rolü oynuyorlar.. Türk Ocaklarını aforoz etme.  Sonra Türk Ocaklarının çıkıp “hava atması” fıkra gibi.

Türk Ocakları, İP ve CHP birlikte HDP’yi meclise soktu mu? Evet. Türk Ocakları “Akşener’e- Millet ittifakına oy verin” anlamında milleti yönlendirdi mi? Aynen.  Türk Ocakları mensupları İP’E hem vekil adayı, hem de bir fiil çalışarak destek verdi mi? Sonuna kadar. O halde kayıkçı kavgası ile kimi kandırmaya çalışıyorlar? Bu ayakları kime yapıyorlar derseniz, “tebrik edilen makama” olabilir. Bir de Türk Ocaklarına “İP’i niye desteklediniz” serzenişinde bulunanlar mutlaka vardır. O sebeple şimdi tartışıyor gibi yaptılar.
***

KANDİL’E TEMENNADAN UTANMIYORLAR, EL ÖPMEYİ KÖPÜRTÜYORLAR


Devlet Beyin elini İP’liler öpünce ne oldu? Zaten baraj altındaydılar, elde avuçta dik tutmaya çalıştıkları bir tek kuyrukları kalmıştı. Utanıyorlar mı “MHP baraj altı” yalan propagandası yaptıklarına. Kesinlikle hayır. CHP’nin sırtından meclise girmeye, yanlarında HDP’yi sürükleme utanmayanlar ona mı utanacak?

Yedi düvelin sirayet etmekte zorlanacağı, ani gelişen olaylarda seri hareket etme yeteneğine kavuşmuş hali ile Türkiye’yi yapılandıran, her sözü güvenilir bulunan Bahçeli’nin elinin öpülmesi, meclise girememiş, hezimete uğramış Meral hanımı ve yandaşlarını derinden sarstı.

Yeniçağ yazarlarının da döne döne “el öpme meselesini” işlemesi sanki taze vekil patronun talimatı gibi duruyor. Yazmayan kaldı mı bilmem.  Bu arada herkes el öpene yükleniyor. Kimse Koray Aydın’a bir şey demiyor. Müsavat Dervişoğlu’da öpmüş Devlet Beyin elini. Niye herkes tek bir vekile yükleniyor ki? Daha varmış da çekinmişler, Bahçeli’nin yüzüne  bakmaya. Düşünün artık.

Aman Allah günlerdir ne saçma sapan satırlar okuyorum. Yeniçağ Yazarı Yavuz Selim MHP’lilerin “yüzüne bile bakmazmış.” Ona kim bakacak acaba?” PKK partisinin meclise sokulmasına vesile oldular, Kandil’e temenna durdular, bebek katilini kutsadılar. Böyle bir şey olmamış gibi, “niye gidip el öptünüz” deyip duruyorlar.  Böyle süfli beyne sahipler işte.

Sivri akıllı Yavuz Selim “Arkaz, İP genel merkezinden ve İP mensuplarından özür dilemeli” diyor. Şimdi buraya bir şey yazarım da olmaz. Muhatapları anlayıversin.

Seçim hezimetinden sonra el öpme meselesi ile iyice ezilip yamuldular.
Ondan bağırıyorlar günlerdir.

12 Temmuz 2018 - İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder