14 Nisan 2018 Cumartesi

Şam’a atılan taş, Ankara’daki camları da şangırdattı

Neval Kavcar

Dünkü yazımın son paragrafında “ABD akıllı füzeleri ne zaman yollar? Umarız yollamaz ama yollayacaksa da, bugün Miraç Kandili. Yanlarında Müslüman bir devlet de yok. O bakımdan, saldırı cumartesi sabahından itibaren her an başlayabilir..”yazmıştım. Öyle de oldu. Henüz akıllılar yola çıkmasa da, İngiltere-Fransa saldırıyı gerçekleştirmiş.

İngiltere “kimyasal saldırı sebebiyle vurduk” diyor. Fransa’da öyle. ABD “Rus hedeflerine dokunmadık” açıklaması yapıyor. Türkiye harekatı destekliyoruz” diyor. Tüm muhataplar kaçamak laflar ediyor. Harekatın tek suçlusu Esad yani.

Koalisyon Güçleri Irak’a “kitle imha silahları sebebiyle saldırmış, Saddam’ı Kurban arifesinde asmışlardı. Sonrasında “kitle imha silahı yokmuş, özür dileriz” dediler. Körfez Savaşının gayesi “sözde Kürdistan’ın temelini” atmaktı. 36. Paralel üzerine inşa edildi, hatta işi referanduma kadar da götürdüler. Komşu devlet topraklarına göz diktiklerini ilan ettiler.

Suriye daha yeni, hepiniz biliyorsunuz. Esad ailesinin geçmiş parlak değil. Bebek katili Öcalan Suriye’den başlatmıştı hain saldırılarını. Lakin velakin, Suriye topraklarını karıştıranlar, şu anda Şam’ı bombalayanlar. Bunu herkes biliyor.

Suriye demek Rusya demek ayrıca. Suriye toprak bütünlüğünü kaybedince, Türkiye sınırına PKK-PYD konuşlanmasına izin verdi. Putin akıllı strateji güttü. Netice de mevzunun DAİŞ değil, Sözde Kürdistan’ın ikinci ayağı olduğu ve denize açılmak içinde sıranın önce Hatay’a sonra, G.Doğu’ya geleceğini Ankara’nın göreceğini, gereğini yapacağı üzerine plan kurdu.

***

BAYKALSIZ CHP’NİN AKTÖRÜ KILIÇDAROĞLU, BAHÇELİ’SİZ MHP’NİN AKTRİSİTİ AKŞENER, ERDOĞAN’SIZ  AKP’NİN AKTÖRÜ İSE GÜL
(Değilse niçin Gül faktörü zorlanıyor?)

15 Temmuz darbesinin ana sebebi, Erdoğan’ın açılım denilen melanetin sonunda PKK’nın gitmeyeceğini, sivilleşerek HDP benzeri partileşme ile sözde devletin 3. Ayağını kuracağını görmesi idi. Milli görüş ekolünden “gömlek çıkarıp” geldiklerini ifade eden kesimi motorize eden FETÖ her vesile ile saldırmaya başladı. Hedefteki adı biliyorsunuz. Erdoğan’sız AKP. Örneğini “Baykal’sız CHP’de gördük.” “Bahçeli’siz MHP projesinin baş aktristi ve mandacı oluşumunu da biliyorsunuz.”

“Kürt açılımını” daha üst seviyeye taşıyarak, Türkiye ayağını savaşsız halletmek için TESEV, Abant Toplantıları devreye sokuldu. Yine de beklenen nihai adım atılamadı. 16-25 Aralık da bunlardan biridir. Yolsuzlukları aklamıyorum lakin yedi düvel sanıyor musunuz ki bilmem kaç milyon dolarlık hırsızlığın peşindedir. Ha bir de İran ambargosunun delinmesi var ki, suç dosyası gördüğünüz gibi kalabalık.
MHP’de işgale direnince, 15 Temmuz kaçınılmaz oldu. 15 Temmuz şerrinden, ülke için “hayır” çıktı.

***

BOMBALARLA VERİLEN MESAJ

Lafı uzattım, Türkiye’nin trio güçlerin yaptığı harekâtı” desteklemesinin anlamını bilemedim. Kimyasalı kimin attığı belirişiz, atıldı mı atılmadı mı belirsiz ve işin içinde yine “beyaz baretliler” var. Bu durumda kimi, niye destekliyoruz acaba?

Yedi düvelin Suriye’ye attığı füzelerin çok anlamı var.“ Birden çok mesaj içeriyor.
·         Rusya’ya: ‘Sözde’ Kürdistan’dan vaz geçmedik. Siz niye caydınız?
·         Rusya’ya : Niye bu işe çomak sokup, Türk harekatlarına izin verdiniz? Bedeli olur.
·         Rusya’ya : Esad çekilsin, Kürdistan’ın 2. Çeyreğinin özerkliğini ilan edin, siz de Tartus’tan çıkmayın, sizinle kapışmayalım.
·         Türkiye’ye: Çapınız, gücünüz ne ki debelleşiyorsunuz. Bize rağmen iki harekat yaptınız. Membiç’e izin vermeyiz.. İlmek ilmek örülen 2. Kürdistan ayağını dağıttırmayız. Israrcı olursanız, Güney Doğuyu ufak çaplı karıştırır,  kimyasal atar, bundan sonraki füzeleri Ankara’ya yollarız. Siz kimsiniz?

İran-Rusya-Türkiye üçlüsüne verilen mesajdan en güçlüsü Türkiye’ye.
Kurduğunuz ittifaktan, diğer ikisi kurtarır Türkiye sıyıramaz, eski duruşuna geri dön tehdidi var.

İki ucu moklu çomak arasında, doğru yolda yürümeye devamdan başka çare yok.

***

AKILLI FÜZELERİN BİR HEDEFİ DE “CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ”

“Türkiye-Rusya-İran”ın Suriye’deki yangını söndürme girişimine ABD “biz müsaade etmedikçe o yangın sönmez” diyor. Son bir kaç gündür İran’da doların sabitlenmesi, Rusya’da ki döviz dengesizliği de gösteriyor ki ekonomik saldırı da had safhada.

“Günaydın” demesin kimse. Ekonomik baskıdan bahsetmiyorum. Kendine gelen ve kararlarını Ankara’dan vermeye başlayan Türkiye’ye “ayağını denk al” deniliyor.

“Cumhurbaşkanlığı sistemini uygulamaya koyarsanız, bedelini ödersiniz” tehdidi var. Mümbiç’in önünü de kesme girişimi bu borbardıman.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder