Neval Kavcar
Can boğazda iken, bazı
belediye başkanlarının başlattığı, Akşener’in desteklediği sözde yardım kampanyasının
nihai hedefi kaostur. Niçin? Kanunen yasak bir eylemi şirretlikle “biz yaparız”
dedikleri için.
Yetki valiliklerde
olduğu halde, “istediğimizi yaparız” anlayışı, İSYANDIR. Gezi olaylarını devlet
çarkı içine sokmak, çarkı durdurmaktır. Bir sonraki adım ne olacak? Dünya perişan olmuş, can boğaza dayanmışken devlet aygıtını karıştırmak,
toplumu psikolojik olarak bölmek, hainliktir.
Ne savaş
dinliyorlar, ne tabi afet, ne de sessiz katil covid19. Zihniyet problemli. Önce
“sokağa çıkma yasağı” talep ettiler. Niye? Mevzu, salgınla mücadele olsa işe
giden insanları balık istifinde taşımazlardı. Topyekun sokağa çıkma yasağı
yerine, ne kadar süreceği belirsiz bu duruma alıştırma yapılıyor.. Herkes eve
kapansın, emekli, devlet memuru da maaş alamasın mı diyor bunlar? Çark nasıl
dönecek? Fabrika bacaları tütmesin, tarlalar ekilmesin mi?
Salgının
ne zaman biteceği belirsiz. Sokağa çıkma yasağı 3 ay sürse, çiftçi buğdayını
ekemez, açlık, kıtlık başlar. Bu süreçte
devlete tabi olmak şart. Yine gayeleri yardım olsa, muhtaç listesini valiliklere
teslim ettiler de devlet yardım götürmedi mi? 65 yaş üstünde içki talep edenin
evine içki götürdü devlet. Daha ne yapsın?
Milletin
birlik kökünü kazımayı, devlet aygıtını yıpratmayı bırakıp acilen görevlerine
dönmeliler. Yok dönmemekte direnirler,
devlet de bunu sıradan siyaset olarak görürse, top tüfekle yıkılmayan aziz
vatan nifakla perişan olur. Çok yazık.
Not: Bu
vesile ile umarım ki “5216 Sayılı Büyükşehir yasası” gözden geçirilir. İlçe
belediyeleri can çekişirken, Büyükşehir belediye başkanları derebeyleşti. Zararın neresinden
dönülse kârdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder